Hatırı sayılır uzunlukta bir aradan sonra yeniden merhaba.
Yılın 11. Ayı geldi, bitiyor bile…Eminim ki çoğunuzun zihninde yeni yıla girdiğiniz gün, dün kadar taze. Kasım ayı, gelişiyle beraber aslında kış mevsiminin hayli çetin geçeceğinin işaretlerini vermeye başladı. Bizlere düşense bu işaretleri alıp hazırlıklarımızı yapmak olsa gerek.:)
Kış ne kadar zorlu geçerse geçsin özellikle kadınlar için moda ve estetikten fedakarlık etme fikri asla düşünülemez. Biz kadınlar yine bir şekilde o kazağı o pantolona, o montu o bota uydurur, stilimizi sürdürürüz. :) Özellikle moda programlarının bu denli göz önünde olduğu ve internet üzerinden farklı moda akımlarına, modacılara, stillere ulaşmanın bu denli kolay olduğu bir zamanda… Bu nedenledir ki hepiniz gibi ben de sosyal medya üzerinden bir çok ürüne bakıyor ve kayda değer “stil sahibi” ürünler ve bu ürünlerin sunulduğu siteleri sizlerle paylaşıyorum. Sözü geçen “stil sahibi” tanımına özellikle vurgu yapmak istiyorum. Çünkü bu ürün ve internet sitesi bolluğu arasında gerçekten parlayan ve öne çıkan ürünleri ayırmanın oldukça önemli olduğunu savunanlardanım. Bu görüşten hareketle daha önce de ürünlerinden bahsettiğim wahshe design styles markasının wahshe shoes etiketiyle piyasaya çıkan yağmur botlarından söz etmek istiyorum. Malum, son zamanlarda hemen her mevsimin ürünlerinden biri olmaya başladı bu yağmur botları…Elbiseler, opak çoraplar, şortlarla çok şık ve stil sahibi kombinler yapabileceğimiz bu botlardaki renk ve desen çeşitliliği de işin albenisini arttıran unsurlardan :)
Kim derdi ki sarı rengiyle hafızamızda yer eden balıkçı botlarının bu denli moda olacağını... Ancak tasarımcıların hayal gücü ve estetik duygusu ile birleşince bambaşka bir boyut alarak tercih listesinin başına oturuveriyor işte. Rahat ve pratik oluşu ise işin gerçekten en çekici kısmı galiba. Üstelik hiçbir zaman modası geçmeyecek, dolabınızın mevsimler boyunca en trend parçası olarak kalacak cinsten ;)
Eğer hala edinmediyseniz mutlaka en rahatından bir tane edinin. WAHSHE etiketiyle piyasada yerini alan bu yağmur botlarını incelemenizi şiddetle tavsiye ederim. Ben siparişimi verdim bile…
Keyif dolu günler …
Editör: MELIS BATIBEKI ALPARSLAN
GÜLÜMSEYİN YAZ GELDİ...
Çok bekledik ama değdi, bu kez gerçekten tüm ışıltısı ve kalplerde yarattığı tazelik hissi ile Yaz geldi…Üzerine kış boyu hayaller kurduğumuz ve benim için yenilenmeyi temsil eden yaz mevsimi için elbet herkesin planları var. Bazılarımız masmavi bir tatil hayal ederken, bazılarımız da bu yaz yapacakları düğünlerinin telaşında, yada yepyeni bir tasarımın öncüsü olmanın…
Design Studyo kurucularından Melis Ersöz de bu yaza damgasını vuracak yepyeni bir tasarımın öncülüğünü üstlendi bu yaz. Design by WAHSHE adıyla dükkanlarda yerini almaya başlayan bu tasarımlar özellikle kumaş kalitesi ve renklerindeki canlılıkla şimdiden ciddi bir alıcı potansiyeli ile buluşmuş durumda. Kolsuz dökümlü kumaş üzerine baskıyla buluşmuş bu tasarımlar gerek spor şıklık yaratmak isteyen hanımlar, gerekse klasik şıklıktan ödün vermem diyen hanımlar için bu yaz vazgeçilmez bir kurtarıcı olacak. Yakın zamanda çok farklı örnekler ve t-shirt tasarımlarıyla da bizimle buluşacak olan bu ürünleri takipte kalın derim ;) Aşağıda paylaşacağım linkten hem örneklerini görebilir hem de siparişiniz için iletişime geçebilirsiniz...
WAHSHE TASARIM YAZ KOLLLEKSİYONU
EDİTÖR : MELİS BATIBEKI ALPARSLAN
CİBALİ KARAKOLU
Yepyeni bir yıla yıla yakışır tazelikteki yazımızla herkese merhaba. Her yıl hepimizde olduğu gibi bu yıl da zihnimde biten yılın muhasebesi ve pek tabii yeni başlayan yılda yapılacaklar listesi oluştu. Bunlar kimi zaman iç dünyanızdaki bir değişiklik, kimi zamansa gerek kariyer gerekse eğitim anlamında yapmayı hedeflediklerimizden ibaret. Ancak bir ortak noktası var ki hepsi olumlu, hep olması gerektiği gibi…
2015’ le birlikte, giden yılda biraz aksattığım ve hasret kaldığım şeyleri yapmaya söz verdim ve buna çok zamandır görmek istediğim bir tiyatro oyunu ile sıkı bir başlangıç yaptım..;)
Bu yıl 100. yaşını kutlayan Şehir Tiyatroları’nın, tiyatro tarihinde çok önemli bir yeri olan oyunlarından Cibali Karakolu’ nu Zihni Göktay yorumu ile izleme şansını buldum. Orijinali bir Fransız bulvar komedisi olan ve 1904’ de Zifaf Gecesi ismi ile sahnelenen bu oyun, Muammer Karaca usta tarafından 1955 yılında Muammer Karaca Tiyatrosu’ nun açılış oyunu olarak sahnelenmiş. 16 yıl boyunca afişte kalan bir oyun olması da en belirgin özelliklerinden. Bu süre içerisinde 3000’ den fazla oynanmış ki bu başarıda değişik dönemlerde kadroya giren Muammer Karaca, Nejat Uygur, son olarak Zihni Göktay’ ın performansları ve sahnelendiği döneme has değişikliklerle tazeliğini korumasının rolü çok büyük.
Şehir Tiyatroları’ nın 2014 – 2015 sezonunun bu iddialı oyunu Nedret Denizhan rejisiyle sahneye konulmuş. Oyunun müzikleri Ali Otyam’ a, kostümleri ise Canan Göknil’ e ait. Bence bu oyunun en iddialı özelliği ise 3 saat süren sıkı performansı. Başta Zihni Göktay olmak üzere, orta yaş ve üzeri kuşak oyunculardan Hülya Arslan, Tarık Şerbetçioğlu, Naci Taşdöğen’ in insanı oyunda tutan ve heyecanlandıran performansları ile çok başka bir tat bırakıyor izleyenlerde.
Oyunda çapkın bir baş komiseri canlandıran üstad Zihni Göktay için bu yılın bir başka anlamı daha var ki o da 50.sanat yılını kutluyor olması. 18 yaşından beri sahnelerde olan 68 yaşındaki ustayı selamlarken oyunun sonunda bile hala gözlerimi alamadığımı, kalbimin heyecanla çarptığını ve gerçek oyuncu kavramını bir kez daha sorguladığımı hatırlıyorum. Elbette ekibin tamamında benzer şeyler hissedeceğinizi rahatlıkla söyleyebilirim.
Cibali Karakolu; başta alışılagelmiş kadın- erkek ilişkileri olmak üzere, paranın ilişkilerdeki etkisi ile toplumsal ve politik yaşama dair eleştirileri barındıran ciddi bir taşlama özelliği de taşıyor aslında. Oyun, birçok yerinde günümüz politik, ekonomik, sanat ve toplumsal gidişata dair gönderme, hiciv ve tespitleri içeren tiradları takip eden uzun alkışlarla kesiliyor. Birçok tiyatro eserine göre oldukça uzun olan oyun, hem müzikli oyunun öğeleri hem de temposu ile sizi oyun dışında bırakmadan salondan mutlu ayrılmanızı sağlıyor. Sezon bitmeden mutlaka görmenizi şiddetle tavsiye ederim.
Çok uzun zamandır, sahnede izlemek istediğim bir oyunu ve oyuncuyu izlemekle başladım bu yeni yılda yapılacaklar listeme…Liste uzun, istemenin sınırı yok…Gerçekleşenleri ise paylaşmaya devam ediyor olacağım. Elbette sizlerin yapılacaklar listenizde olan ve paylaşacağınız deneyimlere, önerilere de açığız efendim.
Yeni yılın o tazecik, umutlu ruh hali yıl boyunca sizinle olsun, şimdilik hoşçakalın..;)
EDİTÖR : MELIS BATIBEKI ALPARSLAN
RENGARENK KURABİYELER
Rengarenk kurabiyeler, kesip yemeye kıyamayacağınız konsept pastalar ve cup cake' ler…Önce kokusuyla sonra da görüntüsüyle son derece davetkar bu tatları yakından görme ve tatma fırsatı buldum ve hemen paylaşmak istedim. Tek kelimeyle nefisss ☺
Meltem Batı ve Ayşegül Arayıcı isimli güzel ve yetenekli iki yaratıcısı var bu nefiss oluşumunun. Tadı gibi ismi de Nefiss..Yetenekli oldukları kadar cesurlar da.., zira son dönemde adeta "sektörleşme" eğilimine giren kişiye özel pasta, kurabiye, cup cake ve özel günler için tasarlanan diğer detaylar arasından sıyrılmayı başarmak başlı başına bir başarı bence. Ürünlere baktığınızda Mickey Mouse, Garfield, Hello Kitty, Pepe, Sünger Bob,gibi bir çok çizgi film kahramanından, Galata Kulesi, Makyaj ürünleri, kurumlara özel toplantılar için hazırlanan konsept pasta ve kurabiyelere kadar çok geniş bir yelpazede karşımıza çıkıyor.
Nefiss; özel günleriniz için sizin adınıza her şeyi düşünüyor. Siz sadece hayallerinizden bahsedin, gerisini onlara bırakın. Doğum günlerinden baby shower partilerine, sevgililer günü ve evlilik yıldönümünden diş buğdayına kadar bir çok özel günde hayatınıza dokunuyorlar. Siz de sevdiklerinize sürprizler hazırlamak yada özel günlerinizde konuklarınıza nefiss tatlar ve unutulmaz anılar yaşatmak istiyorsanız internet sitelerini incelemelisiniz.
Nefiss günler sizinle olsun ☺
Bir Parça Ay, Biraz Kuş.....
Duru bir ses duyacaksınız önce, sonra kim diye merak edeceksiniz. Bir bakmışsınız gerisi gelmiş ve kendinizi Çağıl Kaya dinlerken bulmuşsunuz. Her ne kadar alışa gelinen bir tarzı seçmemiş olsa da bu albümün bir çoğunuzun farkındalığını kazanacağından eminim. Benim için onu özel kılan hem kendisi ile aynı okuldan ve bölümden tanışıyor olmam, hem de sesini bir çoğunuzdan önce dinleyebilmiş olmamdır ki bunun için gerçekten mutluyum. Müzikal alt yapısındaki doluluk hayata bakış açısındaki pozitif yaklaşımla birleşince ortaya şahane ve sar başa dinle tadında bir iş çıkmış.
Üniversitede bambaşka bir eğitim aldıktan sonra - içindeki aşka direnememiş olsa gerek ki – 2003 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzikoloji bölümüne girdi ve 2007 yılında mezun oldu. Tabii müzik onun için bu tarihten öncesine dayanıyor, ta 1998 yıllarına…O dönemde TRT çok sesli müzik korosunda başlayan macerası İstanbul' a taşındıktan sonra Sibel Köse' nin workshoplarına katılması ve Cem Aksel, Neşet Ruacan, İmer Demirer, Alper Yılmaz, Volkan Öktem, Yahya Dai, Serkan Özyılmaz, Serhan Erkol, Tamer Temel, Matt Hall, Engin Recepoğulları, Bora Çeliker, Kağan Yıldız, Kürşad Deniz, Burçin Büke, Volkan Hürsever, Deniz Dündar, Kürşat And, Ferit Odmangibi isimlerle İstanbul caz festivali, ODTÜ caz günleri, Ege Üniversitesi Kampüste Caz Günleri, Nardis Jazz club gibi sayısız festival ve konserlerde sahne almaya kadar uzandı.
2009 yılından bu yana Happy People grubu ile değişik mekanlarda sahne alan Çağıl Kaya2012 yılında Alper Yılmaz ile beraber oluşturdukları "Bir Şeyler Eksik" projesi ile keyifli sahne çalışmalarına devam ediyor. Ayrıca kendi projesi "Çağıl Kaya Band" ile Türkiye'nin önde gelen caz müzisyenleri ile konserler veriyor.
Çağıl Kaya’ nın ilk albümü olan Bir Parça Ay Biraz Kuş, 9 parçadan oluşuyor ve “İstanbul” isimli parça dışındaki tüm söz ve besteler kendisine ait. “Bahar Kaygılı” isimli parçanın sözleri ise Çağıl Kaya - Boran Şentürk ortak ürünü. Güzel sesli vokalimize piyanodaKürşad Deniz, kontrbasda Kağan Yıldız, davulda Cem Aksel, saksafonda ise Serhan Erkol ve Tamer Temel gibi başarılı müzisyenler eşlik ediyor. Albüm kapağının tasarımı bile farklı bir iş çıkardıklarının göstergesi. Yetenekli tasarımcı Kaan Bağcı hem albüme ruh vermiş hem de albümü farklı kılan dokunuşlarla sesi görsellikle ustaca buluşturmuş.
17 Haziran’ da İzmir - Konak Belediye’ sinin düzenlediği “Sanat Sokakta” isimli festivalde albümü canlı dinleme şansımız olacak. Ardından 4 Temmuz’ da Nardis Jazz Club bir konser bizleri bekliyor. A.K Müzik etiketi ile raflarında yerini alan Bir Parça Ay, Biraz Kuş, Türkçe Caz dinleyicileri tarafından çoktan keşfedildi, ancak henüz keşfetmeyen ve caz müziğe aşina olmayan müzik severler için caz’ ı tanımak ve sevmek üzerine keyifli bir deneyim olacağını düşünüyorum.
Editör : Melis Batıbeki ALPARSLAN
BİRİ DİYET Mİ DEDİ ...?
Aunque las condiciones meteorológicas no nos permiten entrar en verano, los calendarios apuntan a junio como miss. Las transiciones estacionales ya son dolorosas y, además, cuando decimos desequilibrio en el aire, estamos ante el síndrome de estar pegados. Pero la existencia que llamamos mujeres se basa en los calendarios y se abre la temporada de la dieta... :) Si comes esto, que estamos acostumbrados a ver al principio de cada verano, quema grasa, necesitas beber al menos 2 vasos de ella al día, se habla mucho este año de que esta cura es una cura para todos los problemas, ya ha comenzado a tomar su lugar entre la gente… De hecho, hay una conciencia seria sobre este tema en comparación con años pasados. Las opiniones de los expertos deben ser nuestra referencia en estos trabajos. Y ahora hay algunos consejos que he recopilado de las opiniones comunes de los expertos;